Ergenlik dönemi, çocukluktan yetişkinliğe geçiş olarak adlandırılır. Bu süreçte, bedensel değişimlerle birlikte ruhsal ve duygusal değişiklikler de yaşanır. Kız çocukları genellikle daha erken ergenliğe girerler. Coğrafi konuma bağlı olarak, kızlar 7-14 yaş arasında ergenliğe adım atarlar. Erkekler ise genellikle 10-16 yaş aralığında ergenliğe girerler. Ergenlik dönemi boyunca birey, kendi bedenini fark eder ve kişiliğinin gelişimini sağlar. Bu dönem, hayatın belki de en sıkıntılı zamanları olabilir. Bazı çocuklar, fiziksel değişimlerinden kaynaklı utanma veya özgüven problemleri yaşayabilirler. Fiziksel değişimlerle birlikte hayat görüşleri de şekillenir. Ergenlik dönemindeki çocuklar, genellikle kızlar annelerini veya büyük ablalarını, erkekler ise babalarını örnek alırlar. Bu yüzden anne ve babaların büyük bir sorumluluğu vardır. Çocukların ergenlik sırasında kötü alışkanlıklar ve kötü arkadaşlıklar edinme olasılığı yüksektir. Bu nedenle ebeveynlerin çocuklarını dikkatle takip etmeleri ve onlarla ilgilenmeleri gerekmektedir. Ergenlik Döneminde Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar Ergenlik döneminde birey, kendi iç dünyasında çatışmalar yaşar. Hayatı anlamaya çalışır ve sürekli olarak kişiliğinin oluşabilmesi amacıyla farklı görüşlere yönelebilir. Ergenler, sık sık kendilerini anlaşılamamış hissederler ve içine kapanırlar. Özellikle aile üyelerinin hiçbir konuda fikir sahibi olmadığını ve yanlış düşündüklerini düşünebilirler. Ailenin koyduğu kurallara karşı gelirler ve bu kuralları çiğnemek isteyebilirler. Eğer ailede sürekli olarak şiddet veya saldırgan davranışlarla karşılaşıyorlarsa ve mutsuz bir çocukluk geçirmişlerse, büyüdüklerinde çekingen olabilecekleri gibi saldırgan davranışlar da sergileyebilirler. Birçok birey, olumsuz bir durumla karşılaştığında şiddete başvurabilir ve aşırı öfke gösterebilir. Ergenlerin şiddet içeren davranışlar sergilediği veya farklılık gösterdiği durumlarda mutlaka bir uzmandan yardım almak gereklidir. Özellikle olumsuz olaylar sonrasında kendini öldürmek gibi düşünceler ortaya çıkabilir. Bu dönem içerisinde sıklıkla hayatın anlamı olmadığını ve gelecek konusunda umutsuzluk yaşarlar. Herhangi bir düşük not aldıklarında, sevgililerinden ayrıldıklarında veya aileleriyle kavga ettiklerinde intihar etmek veya evden kaçmak gibi belirtiler görülebilir. Bu yaşlar içerisinde oluşan duygular çok yoğundur. Heyecan, aşk, hoşlanma, nefret, kıskanma gibi duygular aşırı şekilde yaşanabilir. Bu duygular aşırı olduğunda, dünyanın sadece kendilerinden ibaret olduğunu düşünebilirler. Herhangi bir olay karşısında ağlama gibi tepkiler gösterebilirler. Ergenlik Döneminde Aileden Uzaklaşarak Yalnızlaşma Bu dönem aşırı meraklanmaya neden olan ve farklı arkadaşlıklar istenen bir dönemdir. Asileşen gençler, terör grupları, farklı görüşler ve farklı olan insanlarla iletişim kurup onlarla arkadaşlık kurduklarında ailelerin dikkat etmesi gerekmektedir. Çocukların bu arkadaşlık çevresi nedeniyle uyuşturucu kullanımı sıklıkla görülmektedir. Ailede, çocukların anneye veya babaya özenerek sigara içmesi veya alkol alması da sıkça rastlanan bir durumdur. Çocukların yanında kesinlikle kötü alışkanlıklardan uzak durulması gerekmektedir. Karşı cinse yoğun ilgiler ergenlik döneminde başlar. Çok yoğun hisler beslediklerinden, aileden izinsiz evlenmek istemek gibi düşüncelere girebilirler. Sıklıkla kendilerini odalarına kapatarak yalnız kalmak isterler. Bu sürede sürekli olarak hayal kurarlar. İnsanların ergenlik çağında kişiliklerinin oluşması ve karakterlerinin belirlenmesi olur. İleride ne meslek yapacakları veya görüşlerinin nasıl olacağı bu dönemde şekillenir. Ergenlik Döneminde Ebeveynlerin Rolü Ebeveynler, ergenlik döneminde çocuklarına destek olmalı ve onlarla açık iletişim kurmalıdır. Çocuklarının duygusal ve fiziksel değişimlerini anlamaya çalışmalı ve onlara rehberlik etmelidirler. Ebeveynler, çocuklarına güven vermeli ve onları yargılamadan dinlemelidirler. Ayrıca, çocuklarını kötü alışkanlıklardan ve zararlı arkadaşlıklardan korumak için dikkatli olmalıdırlar. Çocuklarının ilgi alanlarını ve yeteneklerini keşfetmelerine yardımcı olmalı ve onları bu alanlarda teşvik etmelidirler. Ebeveynlerin, çocuklarının duygusal sağlığını korumak için gereken desteği ve sevgiyi göstermeleri çok önemlidir. Ergenlik dönemi, bireyin kendini keşfetme ve kimliğini oluşturma sürecidir. Bu dönemde yaşanan zorluklar ve duygusal değişiklikler, bireyin yetişkinlikteki davranışlarını ve kişiliğini etkiler. Bu nedenle, ergenlik döneminde yaşanan duygusal ve ruhsal sıkıntılarla başa çıkmak için uygun destek ve rehberlik sağlanmalıdır. |
Ben
27 Nisan 2024 CumartesiBenim bu sıralar psikolojim çok bozuk. Hoşlandığım biri var Ve intihar etmek istiyorum. Önerisi olan var mı?
Cevap yazAlgül
27 Nisan 2024 Cumartesiİntihar etmek asla bir çözüm değildir. Hepimiz bazen yalnız kalabiliriz, isteklerimiz göz ardı edilebilir. Yaşamak ağır ve zor gelebilir. Ama her şeye rağmen yine de güleceğiz yine de seveceğiz.. Lütfen, dışarı çık.. Çocuk seslerini dinle, sevdiğin bir çiçeği kokla.. Boş bir alanda avaz avaz bağır, ama ölmek asla seçenek değildir.
anonim kişi
27 Nisan 2024 Cumartesisevgili her zaman elde edeceğin birşey cok guzelde olsa cirkin de olsan illaki biri senden hoşlanır o yuzden bir kisiye bagli kalma eger sana karsilik vermiyosa sen yol vericeksin koskoca dunyada baska insan mi kalmadi intihar konusuda bu dunyadan kurtulmak icin yapilan çözüm gibi gelsede aslinda senin icin en buyuk ceza olur ve zayif insanlarin yaptigidir bu eger gucluysen zaten onune gelen her engeli aşmak için çaba verirsin :))
Soru Sor / Yorum Yap